Gönderi

~ Tarih boyunca gelip geçmiş pek çok medeniyetteki kadının konumuna bakılacak olunursa, şu tür örneklerle karşılaşılır: • Roma uygarlığı kadını köle olarak görmüş; Yunan uygarlığı ise onu alınıp satılabilen bir mal olarak görmüştür. • Hindistan'da, çok yakın vakitlere kadar kadınlar ölümden, haşerattan ve cehennemden bile kötü varlıklar olarak görülmüştür. • Önceleri Hristiyanlar, kadınları Hz. Adem'in cennetten düşmesine sebep olan baştan çıkarıcı olarak görmüştür. Kur'an-ı Kerim'de ise Havva, Adem'in günahından sorumlu değildir. İkisi de Rabblerine itaat etmedikleri için hata etmiş, tövbe etmiş ve ikisinin de tövbeleri kabul edilmiştir. (Kur'an-ı Kerim: 2: 36, 7: 20-24) •MS. 587 yılında Fransa'da kadının insan olarak kabul edilmesinin gerekip gerekmediğine karar vermek için bir konferans düzenlenmiştir. •1850 senesi öncesinde, İngiltere'de kadınlar vatandaş olarak kabul edilmiyordu ve 1882'ye kadar vatandaşlık hakları yoktu. • Amerika'da kadınlar vatandaşlık hakkını elde etmelerine rağmen 1920 yılına kadar oy kullanamamıştır. • Aynı şekilde İslamiyet öncesi Arabistan'da kadınların hiçbir hakkı yoktu ve alınıp satılacak bir mal olarak görülüyorlardı. Daha önce bu gerçeklerin pek çoğuyla hiç karşılaşmadığım için şaşkın bir şekilde okumaya devam ettim. Sonraki sayfalarda İslam geldikten sonra kadınların elde ettikleri haklar anlatılıyordu: • Mal sahibi olma hakkı. (Kazandıkları ya da miras olarak edindiklerinin tek sahibidir ve kimse onun üzerinde hak iddia edemez. İslami sınırlar içerisinde malını istediği gibi tasarruf edebilir.) •Miras hakkı •Evleneceği kişiyi seçme hakkı (Hiç kimse onu rızası dışında bir evliliğe zorlayamaz.) •Mehir hakkı (Evlendiği kişi tarafından ona verilen evlilik hediyesidir. Bu hediye gelinin bedeli değildir. Sevgi ve bağlılığı ifade eder. Bu hediye miktarı kadının mal varlığına geçer ve boşanmaları durumunda hediye geri alınamaz.) • Evlilikten sonra bile kendi aile ismini kullanabilir.(Böylece kendi kimliğinin de sahibi olur.) • Bakılma hakkı. •Eğitim hakkı ve yeteneklerini geliştirip Islami sınırlar içerisinde çalışma hakkı. •Eğer evliliği imkânsız hale gelirse boşanma hakkı • Adli meselelerde tanıklık hakkı. Bu sayfanın en sonunda şu ifade yer alıyordu: "Açık bir şekilde, Müslüman bir kadın tam 1400 yıl önce özgürlüğü ne zaten kavuşmuştur."
·
65 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.