Gönderi

Bu son ayrilik saatinde niçin hakikati saklamali? Bu okumayacağın defteri ben senin için yazdım Kamran. Evet, ne söyledim, ne yazdımsa hep senin içindi. Yanlış, çok yanlış bir iş tuttuğumu bugün artık itiraf edeceğim. Ben her şeye rağmen seninle mesut olabilirdim. Evet, her şeye rağmen seviliyordum, sevildiğimi de bilmiyor değildim, fakat bu bana kafi gelmedi, istedim ki çok, pek çok sevileyim, kendi sevdiğim kadar değilse bile çünkü buna imkin yok- ona yakın sevileyim. Bu kadar sevilmeye benim hakkım var mıyd? Zannetmem, Kâmran. Ben küçük, cahil bir kızım. Sevmenin, kendini sevdirmenin de bir yolu var, değil mi Kamran? Hal buki ben bunları hiç, hiç bilmiyordum. Senin Sarı Çiçeğin-taş atmak için söylemiyorum Kamran, inan bana, madem ki seni mesut etti, ben hayalimde onunla barışıyorum-kim bilir ne kadar cazibeli bir kadındı? Kim bilir sana ne güzel şeyler söylüyor, ne güzel mektuplar yazabiliyordu? Ben, bel ki senin çocuklarına, çocuklarımıza iyi bir anne olacaktım. Bu kadar.
Sayfa 479
·
70 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.