Gönderi

İşlevsel dünyanın büyüsüne kapılan her şey gibi, felsefe de nihayetinde kendine türlü işlevler icat edip genel temayüle ayak uydurmuştur. Ulus Baker'in de işaret ettiği gibi, bugün şirketlerden köşe yazarlarına hemen her türden kişinin, hemen herkesin birer felsefesi vardır. Ve biz bugün, iktisattan siyasete, tarihten sanata hemen her şeyin, hatta hislerin —korkunun, kaygının, neşenin, sıkıntının, kederin — bile felsefesine sahibiz, fakat bizatihi felsefe hariç. Hâlâ felsefe diye bir şey var elbette, fakat bu artık Marx'ın dünyayı değiştirmeye davet ettiği felsefe değil, hattâ —dünyayı değiştirmeye yönelik her türden çabanın boşa çıkmasının ardından— Adorno'nun, geri dönüp yeniden dünyayı yorumlamaya ikna etmeye çabaladığı felsefe bile değildir. Hayatı sorgulayıp ona yol gösterme iddiasından vazgeçmiş, aksine sadece hayata ayak uydurmaya çabalayan, dünya ile değil kendi ürünleriyle meşgul atıl bir faaliyete dönüşmüştür.
·
62 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.