Leon gibi sosyopatlar farklıdır. Onların empati kurmayı becerememeleri, merhamet yoksunluğunun, başkalarının duygularını aynalayamamaya eşlik ettiği bir açmazdır. Başka bir deyişle, yalnızca başkalarının hissettiklerinin farkına varmamakla kalmaz, ayrıca onlara acı verip vermemek umurlarında da olmaz veya bunu açıkça arzu da ederler. Başka birinin yerinde olabilmeyi anlayabilirler ve bu yeterliliklerinden dolayı başkalarının nasıl davranacaklarını tahmin edebilirler fakat başka insanların ne hissettiğini önemsemezler. Tek dertleri başkalarının onları nasıl etkileyeceğidir. Kısacası, çarpık bir "zihin teori"leri vardır. Sevgiyi tam anlamıyla deneyimleyemedikleri için bunu gerçek bir duygu olarak değil, seks yapabilmek için vaat edilen bir şey olarak görürler. Başkalarının duygularını onları manipüle etmek için kullandıkları için sosyopatlar herkesin de aynı amaçla davrandığını düşünürler. İlişkilerden zevk alamadıkları için başkalarının da gerçekten bu duyguyu tattıklarına inanmazlar. Kendileri bencil oldukları için başka herkesin de böyle olduklarını düşünürler.
Sonuç olarak, ilgi ve alaka içeren davranışları, gerçek duygusal ifadeler olarak değil iktidar kurmak için manipülatif girişimler olarak görürler. Yalnızca kendi duygularını değil başkalarının duygularını ve onlara verdikleri tepkileri de çarpıtan bir buzun içinde duygusal olarak donmuş gibidirler.