637 syf.
10/10 puan verdi
Vicdanın yeniden "Diriliş"i...
"İki yıldır günlük yazmadım. Bu çocukça şeyi bir daha hiç elime almayacağımı sanıyordum. Oysa çocukça bir şey değil bu, insanın kendisiyle, her insanın içinde yaşayan ilahi ben'iyle konuşmasıdır. Bu ben iki yıldır uyuyordu ve benim konuşacak kimsem yoktu. Alışılmadık bir olay onu uyandırdı. 28 Nisan günü mahkemede jüri üyesiydim. Sanık sırasında onu, baştan çıkardığım Katyuşa'yı mahkum önlüğü içinde gördüm. Garip bir yanlışlık ve benim hatam yüzünden onu kürek cezasına çarptırdılar. Hemen savcıya ve hapishaneye gittim. Katyuşa'yla görüşmeme izin vermediler ama ben onu görmek, onun önünde suçumu itiraf etmek, onunla evlenerek bile olsa hatayı düzeltmek için her şeyi yapmaya karar verdim. Tanrım, bana yardım et! Çok iyiyim, içim sevinç dolu."
Varlıklı Prens Nehlüdov ve Kimsesiz Hizmetçi Maslova'nın kırık hikayesinin gölgesinde vicdanın ve erdemlerin, iyi biri olmak için geç olmadığının temsili muhtemelen emsali de olmayan 
Lev Tolstoy eseri.... Uzun bir süre etkisinden çıkamayacağımı düşündüğüm nadir eserlerden...
Nehlüdov oldukça varlıklı, yüksek konumu olan hala erdemlerini bir kenara bırakıp unutmamış 19 yaşında bir delikanlı... Hayattaki pozitif düşünceleri erozyona uğramamış hala beyaz tarafta kalmış biri...
Maslova (Katerina Maslova ya da Katyuşa) evlilik dışı ilişkiden doğan, doğurduğu evladını önemsemeyip ölmeye mahkum eden kız çocuğu. Hayatta kalışı da ev sahiplerinin tesadüfen ahıra gelip onu görüp sahip çıkmasıyla mümkün olan kız...
Maslova 16 yaşında tazecik bir güzel, Nehlüdov 19 yaşında çekingen bir delikanlı. İçten içe birbirlerine aşıktırlar. Nehlüdov akrabalarının evine gidip gelişinde Maslova'ya olan sevgisi artmakta ama dile gelmemektedir. Derken Prens Nehlüdov askere gider ve 3 yıl sonra eve döndüğünde Maslova'yı iğfal eder. Hisleri ruhsal boyuttan tensel boyutlara dönen Nehlüdov ertesi gün konağı terk eder. Şimdi Nehlüdov'un önünde iki seçenek vardır. O görmezden gelmeyi seçer yaşadığı her yeni şeyle Maslova'yı geçmişin karanlığına gömer.
Ta ki Yıllar sonra jüri üyesi olarak katıldığı bir mahkemede Maslova'yı görene kadar... Yıllar önce yüzüstü bırakıp terk ettiği Maslova'yı görünce kendini kötü hisseder Nehlüdov... Artık geride bıraktığı unuttuğunu sandığı günahın cezasını çekmek zorunda olduğunu düşünür. Maslova mahkemenin verdiği yanlış kararla oldukça ağır bir cezayla cezalandırılır. Bu süreçte vicdanını görmezden gelemeyen Nehlüdov Maslova'ya karşı suçlu hisseder. Ve hayatının gidişatını tam anlamıyla değiştiren bir karar verir...
Okuduğum en anlamlı kitaplardan biriydi. Lev Tolstoy'dan okuduğum 2. Roman oldu bu. Yazarın En rahat okunan "İnsan ne ile yaşar" kitabından sonra bu kitabı okumak biraz isabetsiz olabilir. Kimi otoritelere göre Anna Karenina ve Savaş ve Barış gücünün bir arada verilmesi şeklinde ifade edilmekte Diriliş. Bense Suç ve Ceza'daki sorgulamaları hissettim bu kitapta.
Nehlüdov'un her şeyi bir kenara bırakıp hayatını kaybettiği erdemleri yeniden kazanmaya adaması benim için çok anlamlıydı. Ve Maslova karakterinin resmedilmesi muazzam derecede başarılıydı. Öyle güllük gülistanlık bir aşk ve kavuşma hikayesi değil. Pişmanlıkların, vicdan azabının, geç kalmışlıkların romanı daha çok... Ve aynı zamanda Tolstoy bu muhteşem romanda kahramanlarına da düşüncelerini söyletiyor. Öyle ki bu düşünceler yüzünden sert eleştirilere maruz kalmış, dinsizlikle suçlanmış, bu kitabın yayınlanmamasına varacak denli bir karşılık bulmuştur. Bakıldığında kitapta yoğun bir sorgulamalar silsilesi var. Ve kitabın son sayfalarında yazarın 5 maddelik kutsal kitabını görebilirsiniz...
Bu güzel eseri şiddetle tavsiye ederim. Ben Hasan Ali Yücel klasikleri serisinden okudum, ki gayet güzel bir çeviriydi. Bölümlerin çok uzun tutulmaması da okuma dikkatimin dağılmasını önledi.
Şimdiden iyi okumalar diliyorum
Kitaplarla dolu dopdolu günleriniz olsun...
·
185 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.