Gönderi

152 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
11 günde okudu
Bu kitap topluma hitap etmiyor. Okuyucusunu oldukça bireyleşmiş kişilerden seçmek zorunda. Geleneklerin, ailenin, eğitimin başına ne geleceğini toplumbilimcilere bırakıyoruz. Toplumsal reformistleri, devrimcileri oldukça sıcak günler bekliyor herhalde. Biz “yeni’nin geleneği”ne bağlıyız, yerimiz bu ve bu yolda yürümek zorundayız. Ben çok-kişilik duyguların tanındığı, reklamının yapıldığı, öğretildiği bir ortamda, tek-kişilik duyguların, olumsuz duyguların, hiçlik, yokluk duygularının kolektifleşmeden, kendi gizilgüçleri doğrultusunda geliştirilebilmesi için ihtiyacını duyduğum, ihtiyacı duyulabilecek bir kitabı çevirdim, yeni güven ve cesaretin farkındalığına katkıda bulunmak istedim. Bazı kişilerin (özellikle de genç bireylerin) insan cinsinden yabancılaşmalarına bir ilk katkıda bulunmaktı hedefim; kitabın sonunda geçtiği gibi, bu, psikoterapinin de ilk basamağını oluşturur. Böylece bir kitabın yalnız kalacağını bildiğimden bir sunuş yazarak bu kitaba destek sağladığımı umuyorum…" Desede yazar, sırdan bir insan olarak pek çok şey öğrendim. Neler mi ? kısacık bahsedecek olursam.... _"James Joyce ile 'Ey yaşam, hoş geldin! Milyonuncu kez gidiyorum karşılamaya deneyimin gerçekliğini, ve dövmeye ruhumun örsünde soyumun yaratılmamış vicdanını' diyebilmeyi.... _Cézanne’ın ağaçları ile bakmakla görmenin farkını, ve gördükten sonra yeni varoluşu farkedilmeyi..... _Akan bir nehrin su ve kıyılar arasındaki mücadeleden doğduğunu anlattığı bölüm ise; Burada Nazım Hikmet şiirini anımsadım. "bir ulu ırmak akıyor insan eli ilk mağaraya ilk bizonu çizdiğinden beri sonra bütün çaylar yeni balıkları yeni su otları yeni tatlarıyla dökülüyor onun içine ve kurumayan uçsuz bucaksız akan bir odur. " Veee yaratıcılığmızın,içimizdeki cevherin ortay çılabilmesi için gerilime ve sınırlara ihtiyaç duyduğumuzu..... _Müzikteki notaların ve es lerin ise mesafenin, aranın, iniş ve çıkışların yaşamı nasılda güzelleştirdiğini... _"Bir çağ ölürken yenidinin henüz doğmadığı" cümledi ile bilinmezliğin heyecan ve neşesini ve geleceği şekillendiriyor olmanın çoşkusunu... _Kendi özgünlüğümüzü koruyarak yol alırken ve kendimizi gerçekleştirdiğimizde bütüne katkı sağlamanın güzelliğinini..... _Şüpheye rağmen ilerlemenin ve vazgeçmemenin cesaret olduğunu.... _Kendi içinde çatışmanın kendi içinde uyuma götürdüğünü..... Ve daha pek çok şey... Varoluşcu psikoterapinin önde gelen isimlerinden Rollo May.Kitaplarını okumayı seviyorum. Öneririm. Hayatı ve kitapları iyi okumalar.
Yaratma Cesareti
Yaratma CesaretiRollo May · Metis Yayınları · 20202,370 okunma
·
171 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.