Örnek tüketici, otomobilinden yalnızca çalışmak ve televizyon izlemek için iniyor. Her gün dört saatini küçük ekranın karşısında oturup plastik yiyecekler yiyerek geçiriyor. Yiyecek kılığına girmiş çöp kazandı: Bu endüstri dünyanın damak zevklerini sömürgeleştiriyor ve yerel mutfak geleneklerini paramparça ediyor. Çok eskilere dayanan iyi yemek alış kanlıkları bazı ülkelerde bin yıllık bir incelik ve farklılığa sahip ve bu, yalnızca zenginlerin masasında değil, bir şekilde herkesin ocağında olan kolektif bir miras. Fakat bu gelenekler, bu kültürel kimlik işaretleri, bu yaşam şenlikleri, tek ve kimyasal bir lezzetin dayatılmasıyla amansız bir taciz ateşi altında artık: Hamburgerin küreselleşmesi ve fast food diktatörlüğü. McDonald' s, Burger King ve diğer fabrikaların eseri olan yiyeceğin dünya ölçeğinde plastikleşmesi, mutfağın kendi kaderini tayin hakkını başarıyla ihlal ediyor: Mutfak kutsal bir haktır, çünkü ruhun kapılarından biri ağızdadır.