Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

538 syf.
10/10 puan verdi
·
4 günde okudu
İnsanlar, Çarmıhlar, Kitaplar
İnsanların iç çatışmalarını hissettim; Bağlarda, zeytinliklerde uzun yürüyüşler yaptım; Toplumun dayattıklarını sorguladım; Estetik haz ile ürperdim; Ve şimdiden bu kitabı yeniden okuma isteğindeyim. O zaman büyük bir metin ile göz gözeyim. "Tolstoy"cular, özellikle siz iyice yaklaşın. Size ancak Tolstoy'un yazabileceği türden bir destan-romandan bahsedeceğim. Yalnız baştan ikaz etmek isterim: Eğer İncil'e ve Hristiyan terminolojisine uzak bir okursanız kitabı tam kavrayamayabilirsiniz. Bu konuda benim gibi orta halli bir okursanız tadını alacaksınızdır. İyice hakimseniz de ne şanşlısınız! Ben bu eserden önce yazarın bir diğer büyük romanı olan
Günaha Son Çağrı
Günaha Son Çağrı
'yı okudum. Olayların ve olguların gidişatı yönünden bir bütünlük sağladı bu. Ayrıca İsa peygamberin hikayesini zamansal açıdan takip etmek için 1979 tarihli "Jesus" filmini izledim. Dini, kurumlardan sıyırarak yepyeni bir İsa yarattığı için ve İsa'ya alternatif bir son yazdığı için Günaha Son Çağrı Kazancakis'i afaroz ettirip yalnızlaştırmıştır. Yazarlığını felsefenin cesareti ile yoğuran bu adamın Yeniden Çarmıh'a Gerilen İsa'da neler yapabileceğine şimdi hazırız. Ege taraflarındayız, bir Osmanlı taşrasında. Zamanda netlik olmasa da Türk-Yunan savaşları, Bolşevikler, göçler, toplumun genel yapısı gibi emareleri takip edersek 20. yüzyılın ilk çeyreğinde olduğumuzu görürüz. Küçük Rum köyümüzde bir Ağa ( derebeylik), bir Papaz (kurumsal din), bir yargıç (kokuşmuş bürokrasi) sacayağı oluşturmuş. Üçü de hayli semirmiş ve ehl-i keyf. Bunlar dışında birkaç zengin ( kan emiciler) var. Bunlar birbirinden korkmalarına ve nefret etmelerine rağmen yoksulları soymak için bir aradalar. Bir de bunların kuklası olan reaya var. Köyümüzün kurulu, İsa'nın çarmıha gerilişini yeniden canlandırmak için bir temsil düzenlemek istiyor ve rollere uygun kişileri seçiyorlar. Sonrasında kurgu kanatlanıp uçuyor efendim. Ben bu özgünlük ve yaratıcılık karşısında yıllardır rengarenk çaputlarla süslediğim edebiyat ceketimin düğmelerini bir bir ilikledim. İncil'deki hikaye ile bizim köydeki hikaye paralel ilerliyor ve yer yer büyülü gerçekçiliğe kayarak sona doğru koşuyor. Lakin anlatılanlar ne köy özelinde kalıyor ne Hristiyanlık. Şarap kokulu bağlardan, kuzular meleyen dağlardan, kuş cıvıltılı zeytinliklerden taşıp taşıp evrenseli buluyor. Hatta bence sorguladığı "din"i bile aşıp insanlığın ortak acısı oluyor. Destanlaşıyor. Kazancakis'in aynı zamanda bir felsefeci oluşu romanın düşünsel boyutunu çok güçlü kılmış. Fikirlere filozof, insanlara sosyolog edasıyla yaklaşmış yazar. Yukarıda bahsettiğim Tolstoy tarzı, bence buradan geliyor. Satır aralarında çeşitli tartışmalarla burun buruna geliyoruz. Eserin bir başka ustalığı: Karakter yaratmak. Bir kitabı bitirip fiziksel olarak ondan uzaklaştığınızda kaç karakter aklınızdadır hâlâ? Bu, bence romanda bir ölçüt sorunudur. Yeniden Çarmıha Gerilen İsa'da ben, her biri kendi görgüsü ve ruh dünyasıyla ilmek ilmek örülmüş onlarca insanın iç dünyasına ulaştım. Kimi artık tipleşmiş onlarca farklı karaktere uzaktan baktığımda renkli desenli "bir" halı gördüm. İnsanlığa benziyordu. Dini kurumların bu kadar tepkisini çeken Kazancakis'in aslında dindar olduğu biliniyormuş. En azından Tanrı inancı olduğu... Satır aralarındaki coşkuya bakınca ben de bu hisse kapıldım. Onun derdi kurumsallaşmış ve iki yüzlü din anlayışı. Bu yüzden dindar olsun olmasın aklıyla düşünen ve at gözlüklerini çıkarıp gelen tüm okurları kendine bağlayacaktır. Neden bu küçücük köyde bile birden çok İsa! var? Neden dinin iyi gösterdikleri sadece Kilise'de nutuk çekilirken anlamlı. Pratikte?...Konu ilk bakışta Yunan halkı ve Hristiyanlık gibi görülse de yazar burada genel bir anlayışta bulunmuş. Yani kötülerden çok kötülük, iyilerden çok iyilik üstünde. Saf iyililiği bulmada kurumsallaşmış din bir engel olarak görülüyor. Yeri geldiğinde adaletsizlikler için Tanrı bile eleştiriliyor. Sonlara doğru artık İsa metafora dönüşüyor. Doğrucular için çarmıh hep hazırda mı bekleyecek? Çarmıhlar kitaplara geçince bir teselli mi olacak?... Ben böyle evrenselliği yakalayabilmiş, topluma eğilen eserlerin içinden, onca acıya rağmen umutlu çıkıyorum. Adaletin aranışan mı acaba?.. SON SÖZ niyetine: "Hangi yöne dönmeliyim Kostandis? İnsanlara doğ­ru mu? Bu yön hem pis hem de kötü kokuyor. Tanrı'ya doğru mu? O ki Ladas Baba'yı varlık içinde yaşatırken Mariori'yi öldürüyor. Kendime doğru mu? Güneşin altında kıvrılan ve tam kendi kendime, 'Çok rahatım, gü­neşin altında çok iyiyim, burası sıcak...' derken, bir çizmenin altında ezilen bir solucanım ben!"
Yeniden Çarmıha Gerilen İsa
Yeniden Çarmıha Gerilen İsaNikos Kazancakis · Can Yayınları · 2014533 okunma
··
1.975 görüntüleme
Bertha Mason okurunun profil resmi
İncelemeyi görünce kenara ayırmıştım, sevdiğim şeyleri günün huzurlu saatlerine pay ettiğimde aldığım keyif artıyor.Kitapla kurduğum bağı ve benim sözcüklere dökemediğim estetikten duyulan o “huzursuz hazzı” ifade edişin o kadar ustaca ve yürekten ki.Çok etkilendim ve hayran kaldım.Kalbime işledi adeta.Teşekkür ederim! ♥️ #94709290
Gönül. okurunun profil resmi
Ben teşekkür ederim katkın için. Seninle "huzursuz hazda" rastlaştığımız için mutluyum🌼 Kitabın kendisine gelince: "dilerim herkesin vaktiyle adı sinem olan uzun bir yasa değer eli sinem! o kadar, o denli."
Seda okurunun profil resmi
Canım
Gönül.
Gönül.
Yine ne güzel aktarmışsın hislerini bize. Böylesi engin ve derin yolculuklara seninle çıktığım için çok şanslıyım . Dilerim ki daha çok, çokkk kesişir yollarımız...
Gönül. okurunun profil resmi
Daha nice engin kitap bizi bekliyorum canım. İyi ki beraber okumuşuz, daha da anlam kazandı🤍 Yeni sene için listelerimizi kontrol etmeye başlayalım:))
Rîndkeş okurunun profil resmi
👍👍👍 nevi şahsına münhasır, çok tatlı bir inceleme olmuş, Zorba yazarı bu güzel adama yakışan inceleme için 🌼🌼
Gönül. okurunun profil resmi
Teşekkür ederim Nihat Bey:)
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.