Gönderi

Bir sefere çıkılacağı zaman Rasûlullah ihtiyaçların karşılanabilmesi için Mü'minlerden infakta bulunmalarını ve sefere destek olmalarını isterdi. Herkes gücü yettiği kadar bir şeyler getirip infak ederdi. Kimi Hz Ebubekir gibi malının tamamını getirir. Kimi Hz. Ömer gibi malının yarısını getirir. Kimi elinde avucunda ne varsa onu ortaya koyardı. Rasûlullah'ın bu direktifini duyan sahabenin gariplerinden Ebu Ukayl: "Ben de Allah için bir şey yapmalıyım" diyerek gece çalışılan bir amelelik işi buldu ve çalıştı. iki avuç hurma karşılığında akşamdan sabaha kadar sırtında yük taşıdı. Bunların bir avucunu aile efradının yemeleri ve ihtiyaçlarını karşılamaları için götürürken diğerini de Allah yolunda infak için Hz. Peygambere getirdi. Bunun üzerine Hz. Peygamber: - "Onu sadakaların içerisine kat!" buyurdular. Orada bulunan münafıklar Ebu ukayl ile alay ederek: - "Onun Allah için bir avuç hurma vermesi kendisine ne temin edecektir?" dediler Münafıkların bir avuç hurma getiren Ebu Ukayl ile alay etmeleri üzerine: "Savaş masraflarını karşılama ve daha başka bir hayırlı iş için maldan-mülkten harcamak söz konusu olduğunda] o münafıklar hem üzerlerine düşenden fazla miktarda gönüllü olarak harcayip yardımda bulunan zengin Mü'minlere hem de elinin emeğiyle zor zahmet kazandığını getirip veren fakir Mü'minlere dil uzatıp alay ederler. Ama Allah onlara alay etmenin hesabını soracaktır. Onların hakkı çok çetin bir azaba mahkum olmaktır. " ayeti nazil oldu. (Tevbe, 9/79)
·
69 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.