“Oğlum Behçet, sen bir medeniyetin iflası nedir, bilir misin? dedi. İnsan bozulur, insan kalmaz; bir medeniyet insanı yapan manevi kıymetler manzumesidir. Anlıyor musun şimdi derdin büyüklüğünü?... Cahilsin; okur öğrenirsin. Gerisin; ilerlersin. Adam yok; yetiştirirsin, günün birinde meydana çıkıverir. Paran yok; kazanırsın. Her şeyin bir çaresi vardır. Fakat insan bozuldu mu, bunun çaresi yoktur.”Ahmet Hamdi Tanpınar’ın meşhur Mahur Beste’sini okudum.Yazar aslında bu eser ile yine memleket için büyük bir sorun olan medeniyet meselesini ele almıştır. Abdülhamit dönemi İstanbul’unda, o dönemin siyasi koşullarını eleştirirken baş kahraman Behçet Bey’in yanında bir sürü karaktere hayat vermiştir.Molla İsmail Bey’in oğlu Behçet babası tarafından sevgisiz kalmıştır. Diğer taraftan karısı Atiye’de onu sevememiştir. Aslında bir taraftan Behçet’in durumunun getirdiği ezilmişlik duygusundan kaynaklı geçen sıkıntılı hayatını okuyoruz. Aynı zamanda yazarın birbirinden ayrı, ama bir şekilde yollarının kesiştiği karakterlerin başından geçenleri, derin ruh tahlilleri ile okuyoruz.Kitaba bütünlük açısından bakıldığında belirli bir konusu yok. Dağınık konularla ve çokça karaktere yer vererek dönemin koşullarına ve insan ilişkilerine gönderme yapılıyor. Yani aslında kitabın sonu da yok. Ama güzel bir edebiyat şöleni okumak isteyen için oldukça tatmin edici bir Tanpınar kitabı.

Mahur BesteAhmet Hamdi Tanpınar · Dergah Yayınları · 20196,5bin okunma

·

79 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Kitapların İçinde…