Gönderi

115 syf.
·
Puan vermedi
“Ancak hayat dediğin nedir ki? Anlaşılmaz bir sır. Kurduğumuz düzen hep böyle sürüp gidecek sanırız. Birden ip kopar,ışık söner,her şey darmadağın olur.” “Onun bıraktığı boşluğu bir başkasının asla dolduramayacağını adım gibi biliyorum.” Bir tren yolculuğuyla başlayan hikaye,yine sonu bilinmeyen bir tren yolculuğuyla son buluyor. Bulgaristan göçmeni Ali’nin hikayesini oğlu’nun anlatımıyla okuyoruz ve tabi saçları kirpi,kendi inatçı oğlu Mustafa’yı da . . . Şöyle ki Aliyle Munise birbirlerine ne kadar aşık olsalar da Munise abilerinin korkusuna duygularını çok dile getiremediği için evet diyemez kaçma planına. Bir süre sonra Munise’nin bir başkasıyla evlendirileceğini duyan Ali,abilerinin işlettiği sinemayı yakıp Muniseyi kaçırır. Böylece sinemayı yakıp Munise’yi kaçıran Bulgarlı Ali Destanın o Uzun Hikaye’si başlar. Yazarın anlatımı,yalın ve sade olduğu için beni fazlasıyla etkiledi. Filmini de kitabı bitirdikten sonra izledim iyi ki de öyle yapmışım. Kitabı okumak istemezseniz de filmiyle de aynı duyguları hissediceğinize eminim. Keyifli okumalar
Uzun Hikâye
Uzun HikâyeMustafa Kutlu · Dergâh Yayınları · 202336,6bin okunma
·
47 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.