Gönderi

aramıyorum gündüz şehrinin yolunu şüphesiz bir mezarın dibinde uyuyorum içimde bir cevher var ama korkudan bataklıkların dibinde saklıyorum gidiyorum... ama sormuyorum kendime yol nerede, menzil nerede, amaç nedir bûseler sunuyorum ama bilmiyorum bu divâne gönlün tapıncağı kimdir "o" içimde öldüğünde her neyi varsa ansızın değişti gözümde durumu sanki gece iki soğuk eliyle kavradı takatsiz ruhumu âh... evet... bu benim, ama ne fayda "o" içimdeydi benim, artık yok, gitti bağırıyorum deliler gibi "o" içimde olan kimdi, kimdi?
Sayfa 128
·
16 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.