Gönderi

Demokraside halkın önünde konuşmak, onlara birşeyi tasarımlanabilir kılmak özel bir gereksinimdir, ve bu onların özsel olarak görmeleri gereken bakış açısını uygun bir biçimde gözler önüne sermek demektir. Burada anlığın eğitimi zorunludur, ve bu cimnastiği Yunanlılar Sofistlerinden kazandılar. Ama bu düşünce eğitimi onu kullananlar için kendi amaçla- rını ve çıkarlarını halka dayatmanın aracı oldu; uzman Sofistler konuyu şu ya da bu yana döndürmeyi biliyorlardı, ve böylece tutkulara kapı ardına dek açıldı. Sofistlerin ana ilkelerinden biri şuydu: "Insan tüm şeylerin ölçüsüdür"; ama bunda, tüm deyişlerinde olduğu gibi, bir ikircim yatar, öyle ki 'insan' derinliği ve gerçekliği içindeki ya da yalnızca keyfiliği ve tikel çıkarı içindeki Tin demek olabilir. Sofistler yalnızca öznel insanı demek istiyorlardı, ve bununla haklı olanın ilkesi olarak keyfiliği anlıyorlar, ve özne için yararlı olanı en son belirlenim zemini olarak görüyorlardı. Bu Sofistik ilke tüm zamanlarda yalnızca değişik şekiller altında yineleyip durur; böylece giderek bizim zamanımızda bile haklı olan üzerine keyfi görüşü, duyguyu belirlenim zemini yapar.
Sayfa 199 - İdeaKitabı okudu
·
15 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.