Gönderi

556 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
28 günde okudu
Germinal, 19. yüzyıl Fransa'sında maden işçilerinin yaşadıklarını anlatan bir eser. Patronunu tokatlayıp işinden kovulan Etienne isminde bir adamın zar zor madene girmesiyle başlayan olayları ve devamında çok şiddetli bir işçi grevini görüyoruz. Zola sadece Fransa'daki madencileri anlatmıyor, binlerce yıllık insanlık tarihinin bütün pisliğini önünüze yığıyor. Damarlarında kandan çok kömür akan işçiler, evlerinde oturup kaderlerine sövmekten başka bir şey yapmaya mecalleri kalmamış anneler, daha ergenliğe girmeden ömür boyu dayak yiyecekleri erkeklere kaçan genç kızlar; bütün bunlar bize çok uzak geliyor olabilir fakat yaşanmışlıklar sadece şekil değiştirerek nesilden nesile aktarılıyor. Kitapta bunlar determinizmin de içten içe vurgulanmasıyla anlatılıyor, yine de örneklerini günümüzde rahatça görebiliyoruz. Yüzyıllar önce o madenci yakınları, kendilerini sömürenlerden yaşamaları için yetecek kadar bir para isteyince bile hor görülüyormuş; günümüze kadar bir şekilde yaşayabilmiş olanlar ise yerlere atılıp tekmeleniyor. Bunca zamana rağmen ne o perişan işçilerin, ne de açgözlü patronlarının durumunda bir değişiklik olmamış. Kitabın ele aldığı konunun güzelliği bir yana, anlatımına ayrı bir şekilde hayran kaldım. Çoğu klasik romanda olduğu gibi olayları cam bir fanustan izlemek yerine kaosun ortasına fırlatılıyorsunuz. Damdan düşüp beynini yaran bir adam mı var, izleyeceksiniz. Ruhu kömür gibi taşlaşmış bir adam tarafından boğazlanan masum bir genç kız mı var, izleyeceksiniz. Daha kim olduklarını anlayamadığınız karakterlerin sonu gelmez dertleriyle, öfkeleriyle, düşünceleriyle uğraşacaksınız. Tabii ki okurken mutlu olabileceğiniz yerler var ama çok fazla olduğunu sanmıyorum. Umudunuzun biraz olsun yükseldiği anda yine o uçurumdan aşağı yuvarlanıyorsunuz. Umut demişken biraz da grevden bahsetmek istiyorum. Anlatılanların dayanağı olan olaylar hakkında pek bir bilgim yok ama bu kitaptakinden çok da farklı şeyler yaşanmadığı ortada. İmkânsız şartlara rağmen grevin her adımında ben de karakterler gibi giderek olumlu bakmaya başladım. Olaylar istendiği gibi gitmese bile bu insanların grev dışında yapabilecekleri hiçbir şey yoktu. Kitapta onlarca sayfa boyunca bir aile üzerinden anlatılan yoksulluğun devamında yüzlerce işçinin yaşadığı kasabayı düşünün, ardından o bölgedeki onlarca kasabayı, devamında ülke genelindeki birsürü bölgeyi, sonucunda da bu tip şeylerin tarih boyunca bitmeyeceği nice ülkeleri düşünün. Grev başarılı olsa yine birileri tarafından ezileceklerdi belki, fakat kısa süreli de olsa soluk alma şansları olacaktı. Her şeye rağmen madencilere haklarını aramaları konusunda ısrar eden, düştükleri her zorlukta kendinden eksiltip onlara yardım etmeye çalışan Etienne de aklıma kazınacak karakterlerden birisi oldu. Zaman zaman hayalleri oradaki insanların hayatının önüne geçse bile grevin son anına kadar o insanlar için uğraştı. Bir aya yayılmış okuma sürecim boyunca bana her türlü duyguyu yaşatabilmesiyle ve o kömür madenlerinin, kasabaların kusursuz tasviriyle Germinal; unutamayacağım bir yapıt. Edebiyat öğretmenimizin elinde sararmış bir baskısını gördüğümde gülüp geçmiştim ama geç de olsa okuyabildiğim, Zola'yı tanıyabildiğim için çok mutluyum. İncelemeyi elimden geldiğince az detaylandırıp sıkmamak istedim ama emin olun ki bu kitabın üzerine konuşulacak çok şey var. Sevdikleri tür ne olursa olsun, hayatlarının bir döneminde çoğu okurun böyle bir kitabı okuması gerektiğini düşünüyorum, bu vesileyle de incelemeyi okuyan herkese ayrıca öneriyorum. Başka kitaplarla görüşmek üzere.
Germinal
GerminalEmile Zola · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201911bin okunma
··
423 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.