ezan sesi, namaza uyanan gökler
dağ gibi adamlar
fabrikalarda ağır ağır ölen
yalansa yalan
güneş her gün ayrı doğar
benim istediğim
güne değil, hayata yeniden başlamak
kanatlarım kırık olmayan bir sabah
elimde yüreğimle yalnızca
yüreğim hep elimde pır pır
eski bir düşüme dönmek istiyorum
neden böyleyim
neden kanıyor ağzım ve düşüm
çok oldu uslandı dalgalar
kaybetti en küflü yeşilliğini
yosunlar bile
yemin olsun öğrendim tanrım
çıktığım yol yalnızca benim
ve ben yalnızca direnciyim
korkulu bir gecenin
gün doğumuna kadar süren
isrâ ahmedoğlu / kendime kök olmak.