Gönderi

Kendimden geçmiş ve afallamış olarak yürürken içimde bir devrim gerçekleşiyordu. ölüm kararı verilene kadar,soluk aldığımı, hareket ettiğimi, diğer insanlarla aynı ortamda yaşadığımı hissetmiştim; şimdi dünyayla benim aramda bir sınır olduğunu kesin bir şekilde kavrıyordum. hiçbir şey bana önceki gibi görünmüyordu. bu ışıklı geniş pencereler, bu güzel Güneş, bu mavi gökyüzü, bu güzel çiçek artık bir kefenin rengi gibi bembeyaz ve solgundu. yüzümü görebilmek için itişip kalkışan bu adamlar, bu kadınlar, bu çocuklar artık hayaletlere benziyorlardı.
·
55 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.