1942 de yayımlanmış Albert Camus’un ilk ve en çok ses getiren yapıtıdır. İlk okuduğumda liseye gidiyordum , o zaman her şey toz pembeydi ve okuduğumdan hiç bir şey anlamadım aklımda romana dair hiç bir şey kalmadı. Aradan koca 7 yıl geçti ve tekrar okudum şimdi meursault’nun duygusuzluğunu, yalnızlığını, boşvermişliğini, dünyayla arasına koyduğu mesafeyi yani o yabancılaşmayı o kadar derinden anladım ki çünkü artık hepimiz böyleyiz yalnızız ve mesafeliyiz yada Camus’un meursault’u gibi ‘yabancıyız’ her şeye ve herkese.