Gönderi

İbn Teymiyye rahimehullah şöyle demiştir: ليس لأحد أن يكفر أحداً من المسلمين، وإن أخطأ وغلط، حتى تقام عليه الحجة، وتبين له المحجة والتكفير له شروط وموانع قد تنتفي في حق المعين، وإن تكفير المطلق لا يستلزم تكفير المعين إلا إذا وجدت الشروط، وانتفت الموانع Hata ve yanlış yapsa bile, onun üzerine ikametul hucce yapılmadıkça, hiç kimsenin bir müslümanı tekfir etmeye hakkı yoktur. Şartlar oluşmadıkça, ve engeller kalkmadıkça mutlak tekfir muayyen tekfiri gerektirmez. Mecmû el Fetêva 12/487
·
145 görüntüleme
Furkan Yavuz okurunun profil resmi
İkametul hucceden kasıt nedir tam olarak? Hata veya yanlışın istişare edilerek doğrulanması mı?
Nursel Aydın okurunun profil resmi
Şöyle ki ben de iletiyi atmadan önce araştırmaya çalıştım fakat elimde bununla ilgili bir kitap olmadığı için elimde bulunan imkanlarla yani İnternet ile araştırdım ve baktığımda da ebu batın ikametul hucce'nin açıklaması olarak "erkek muayyen tekfiri ve yöneticilerinin cevazı, inkar edenin tekfirin getirdiği hüccet yerine geçmesine bağlıdır…” diyor. Yani hem kişinin küfür sayılabilecek hareketi hem yöneticilerin cevazı hem de kişinin inkar ettiği meselenin tekfir sayılabilecek bir duruma bağlı olarak delil getirmesidir. Diye anlıyorum
4 sonraki yanıtı göster
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.