"Kadın duyarlılığı" etiketinin parlak bir savsöz; ama aynı zamanda bir tuzak olarak kadın yazarların karşısına çıkarıldığı da unutulmamalı. Sizden beklenenin ne olduğu belirlenmiştir. Duyarlılık göstereceksiniz. Kadınca. Bu duyarlılık zorunluluğu, kadın yazarı zaman zaman aşırı makyajlı anlatımlara sürükler. İster istemez dilini, hatta konularını belirler. Kadın yazar olarak size yakışmayan konuları el atamazsınız. Kalınlığınız ve duyarlılığınız sizi dört duvarın arasına kapatmıştır. Oysa tam da bu noktadan eleştirileceksiniz. Sizi o dört duvarla sınırlandıranlar, dönüp dar bir dünyanız olduğu için eleştireceklerdir sizi. Yalan da değildir hani! Kadın sanatçı, sözgelimi ressam ya da yazar olarak evinizi, çocuklarınızı bırakıp Tahiti'ye gidemez, Klimanjaro'ya çıkamaz, Afrika'da hamallık, gemilerde tayfanın, çımacılık yapamazsınız. Ne anlatacaksınız? Neyi gözlemleyebiliyorsanız onu. Kadın dünyasını, kadın duyarlılığıyla. Böyle bir beklenti, böyle görünmez bir sınırlama yok mu kadın yazarların etrafında?
Sayfa 121Kitabı okudu
·
97 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.