Gönderi

Cephedeki erin, düşmanla çarpışan erin imanı çok güçlüdür. Çarpıştıkça bu imanı daha da güçlenir, imanı artar. Bu sayede tüm zorlukları ve nefsine ait korkuları yener. Zira, korkular hep nefistendir. Nefsi yenmek de ancak güçlü bir imanla mümkündür. Karşımızdaki düşman silah yönünde kuvvetli olabilir ama silahı tutan, tetiği çeken elin sahibinde yürek yoksa, yüreği çelik gibi değilse, o silah hiçbir işe yaramaz. Ancak yürek var ise, o yürek imanla doluysa, her şey kolay olur. Zorluklar kolaya dönüşür. Bu yüzden Musa Peygamber'e Kızıldeniz, yol olmadı mı? Hazreti İbrahim'i yakacak olan odunlar, balık olmadı mı? Peygamber Efendimiz'in peşine düşen müşrikleri bir örümcek ağı engellemedi mi? Biz düşmanı yeneceğiz. Zafer bizim olacaktır. Çünkü Cenab-ı Hak zalimlerle savaşanlara zafer müjdeliyor. Dünyanın en zalim, en gözü dönmüş, en kanlı düşmanını biz yeneceğiz. Onlar kendilerini medeni dünyanın önde gelen temsilcileri olarak görüyorlar. Ama medeniyet silahla değil, gönül zenginliği ile olur. Bizim gönlümüz zengin.
·
11 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.