"Tanıştığımızdan beri birbirimizi kaç gün gördük?" diye sordu.
Rastgele bir şeyden bahsetmesine gülmek istedim çünkü ona dair en sevdiğim huyuydu. Omuz silktim. "Bilmiyorum. Dört gün mü? Beş mi?"
Yavaşça başını iki yana salladı. "Eğer bugünü de sayarsan, yedi," dedi elini saçımda gezdirerek. "O yüzden bana söylesene, Auburn. Sana çoktan âşık olmam nasıl mümkün olabilir?"