"Çaresizim, çaremsin.
Şaşırdım kaldım işte, bilmem ki n'emsin?" (s. 141)
Her okuduğumda, her duyduğumda beni alıp bambaşka dünyalara götüren şiir. Ben dolu dizgin atlarla kaçarken bin yıllık bilenmiş inatlarla karşıma çıkan şiir. Eksilmeyen çilem olan şiir...
Harman
Ne çok duygumuza hitap eden, ne çok yaramıza dokunan şiir kitabı. O kadar çok yönlü, o kadar geniş yelpazeli ki...
Anne:
Seni arıyorum deli-divâne:
- Anne! Anne! Anne! (s. 8)
Çocuklar:
Alın bu gözleri benden, alın bu yüreği artık,
Utanıyorum yaşamaktan. (s. 20)
Anadolu:
Cahilinden çektiği yetmemiş gibi yıllarca,
Okumuşundan çekiyor şimdi memleket. (s. 42)
Türkçe:
Anamızın sütü kadar helâl ve temiz,
Yeniden güzel Türkçemiz. (s. 49)
Apartman hayatı:
Bu apartman katlarından alın kurtarın beni. (s. 55)
Mutlaka kendinizden, sevdalarınızdan, memleketinizden, diliniz, dininiz ve milletinizden bir şeyler bulacaksınız.
Her gün yürüdüğüm Nasrullah Meydanı, her gün önünden geçtiğim Nasrullah Camii şiirde önüme çıktı mesela...
"Nasrullah Camii'nde bir Deli Ahmet." (s. 61)
Yalnızca Kastamonu mu?
İstanbul,
Sivas,
Gaziantep,
Ankara,
Malatya,
Ve hatta,
Azerbaycan,
Kırım...
Seninle bir yağmur başlıyor iplik iplik,
Bir güzellik doğuyor yüreğime şiirden.
Martılar konuyor omuzlarıma,
Gözlerin İstanbul oluyor birden. (s. 148)
Kimi şiirleri hikaye tadında... Adeta bir hayat hikayesi okuyorsun. Dokunuyor, acıtıyor... Kimileri memleket kokuyor, Anadolu kokuyor, Anadolu insanı kokuyor. Kimileri ayrı düşmüş ama gönüllerin bir olduğu diyarlar Kırım, Azerbaycan... Kimileri bir dosta ithaf, Halide Nusret Zorlutuna, Osman Yüksel Serdengeçti, Bahtiyar Vahapzade...
Bir destan yazar gibi yaz beni Anar!
Duy beni Bahtiyar! Duy beni Şahmar! (s. 203)
Daha sevdiğim nice ismi eserde görmek, sevdiğim bir insanla karşılaşmak gibiydi adeta... Türk dünyasının sesi, en sevdiğim yazar
Cengiz Dağcı
Cengiz Aytmatov ki, Cengiz Dağcı ki
Ayın ondördünden süzülen huzur.
Sabir Rüstemhanlı... ruh kadar eski
Ve daha binlerce nur üstüne nur. (s. 213)
Okunması, okutulması, tüm listelerde yer alması temennisiyle...
HarmanYavuz Bülent Bakiler · Yakın Plan Yayınları · 20191,552 okunma
“Türkiye'm! Hasretim! Kınalı türküm!…(s.32)” derken gurbetimden…
“Gel ey ciğerime saplanan hançer
Gel ey yüreğime oturmuş kurşun
Göçmen kuşlar gibi çok uzaklardan
Gel artık
Ne olursun…“ ( s.114) derken hasretimden…
“Her gün yeni baştan dağılır, ufalırsın Demedim mi yüreğim sevme!…” (s.152) derken kendimle çelişkimden…
“Gökler biliyor sevdamı, taş duvarlar biliyor Sen bilmiyorsun…” (s.114) derken çıkmayan sesimden…
İnce ağrılar gibisin bir bilinmez yerimde
Bir efkârlı türküsün gecelerimde
Ufkumdan artık çekil…( s.128) derken yılmışlığımdan…
Ve…
Sultanımsın susunca
Konuşunca kölemsin
Eksilmeyen çilemsin
Orada ufuk çizgim
Burda yanım yöremsin
Beni ruh gibi saran
Sonsuzluk dairemsin
Çaresizim çaremsin
Şaşırdım kaldım işte
Bilmem ki nemsin…“ (s.142) derken de ömrümden vuran şair
Yavuz Bülent Bakiler çok fazla anlamlı bir şiir kitabıydı. Seninle okumak istedim çünkü ikimiz için de ayrı ayrı çok anlamı olan “Şaşırdım Kaldım İşte” bu kitaptaydı. Şiir benim yaşama biçimim, anlamım, sığınışım bir derdimi bilene, ağrılı başımı koyacak dizem… Ama aynı dizelerden anlamlı bir dostla geçmek de bambaşka. Seninle şiir okumayı seviyorum aziz dostum canım öğretmenim
Mikail Balcı varlığın daim olsun. Emeğine ve kalemine sağlık. Varlığın daim olsun… ☺️