Çocukların dünyasından büyüklere masallar!
"Arkadaşlık, birlikte ticaret yapınca belli olur, bir de yolculukta derler" (s.7).
Edebiyatımızda 
Cahit Zarifoğlu ismi anıldığında birçok okurun aklına ilk olarak "Yedi Güzel Adam" ve şiir gelir. Halbuki o, bazı şairlerimiz gibi şiirin yanında birçok deneme, roman, hikâye ve çocuk kitabı kaleme almış ender yazarlarımızdan biri. Onun özellikle çocuk kitaplarından bazıları radyo tiyatrosu olarak da oynanmış.
İşte Zarifoğlu'nun çocuklar için kaleme aldığı ve radyo oyunu da olan bu tür hikâyelerinden biri de " 
Katıraslan"dır. Hikâye, bir tilki ile aslanın birlikte yakın ülkelere bir yolculuğa çıkmalarıyla başlıyor. İlginç olan tilki de aslan da yolculuk için insanlar gibi hazırlık yapıyor. Tilki bir eşekle eşyaları taşırken, aslan ise bir katırın üzerinde seyahat ediyor ve tehlikelere karşı silahıyla ateş edebiliyor.
Doğrusu "Katıraslan" her ne kadar çocuklar için kaleme alınmış olsa da tıpkı George Orwell'ın " 
Hayvan Çiftliği"nde olduğu gibi aynı zamanda yetişkinler için yazılmış bir masal olduğu söylenebilir. Zira Zarifoğlu tıpkı "Hayvan Çiftliği"nde olduğu gibi tilki, aslan, katır ve eşeğin hikâyesi üzerinden bir toplum çözümlemesi yapıyor. Bu çözümlemede aslan, iktidar ve gücü; tilki, akıl ve kurnazlığı; katır ve eşek ise mutlak itaat, çalışma ve bedensel gücü temsil ediyor.
Tüm bunlarla birlikte Zarifoğlu, tilki ve aslanın hikâyesi üzerinden devlet ve bürokrasinin nasıl oluştuğunu, zaaflarını, çıkar gruplarını, şehirleşmeyi ve ani gelişen sosyal olaylar karşısında toplumun reflekslerini, insanların açgözlülüğünü, sahtekarlığını, ikiyüzlülüğünü, menfaatleri için güce tapınmalarını, dostluğu, vefayı ve vefasızlığı bütün çıplaklığıyla ortaya koyuyor.
Öyle ki Zarifoğlu, bir tilki ile aslanın ağzından yaşadığımız dünyaya adeta sihirli bir ayna tutuyor. Kısa bir yolculuk hikâyesinden hareketle ciltler dolusu tarih, sosyoloji, psikoloji ve siyaset felsefesi kitaplarında anlatılan konuları, yediden yetmişe tüm okurların anlayabileceği bir dil ve üslupla harika bir şekilde anlatıyor. Üzücü olan nokta ise Zarifoğlu'nun şair kimliği kadar bu tür eserlerinin yeterli düzeyde tanınmaması ve okunmaması.
Bu itibarla, okurken zaman zaman " Hayvan Çiftliği"nin, zaman zaman da " 
Küçük Prens"in diyaloglarına gidip geldiğim, bir çocuk kitabı olmasına rağmen aynı zamanda yetişkinlere yazıldığını düşündüğüm, bir solukta okunan bu eşsiz eseri her yaş grubundan okura içtenlikle tavsiye ediyorum.
Zarifoğlu, bir yazısında "Gökyüzüne bakmayanların kalbi daha çabuk kirlenir" diyor. Bendeniz bir de "Çocukların yüreğinden dünyaya bakmayanların kalbinin daha çabuk kirleneceğini" düşünüyorum. Tüm okurlara çocukların yüreğinden dünyaya bakabilmeleri dileğiyle...
Sağlıklı ve kitap dolu günler diliyorum!
··
879 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.