Kendine Ait Bir Oda ile birlikte en bilinen eseri. Benim de yazardan okuduğum ilk kitap. Bu nedenle de önce, yazarla ilgili öğrendiğim bir kaç etkileyici bilgiyi paylaşmak istiyorum.
Yazarın geçmişi bir çok trajik olayla dolu. Küçük yaşta, iki yıl arayla önce annesini sonra da üvey kız kardeşini kaybediyor ve bu durum yazarda bir yıkıma neden oluyor. Bir kaç yıl sonra da babasını kaybedince durumu kötüleşiyor ve akıl hastanesine yatırılıyor. Ancak asıl acı durum, araştırmacıların belirttiğine göre, Woolf' un durumunun temelinde de yatan sebep, kendisinin ve kız kardeşinin üvey erkek kardeşleri tarafından cinsel istismara maruz bırakılması.
Bu trajedilerin etkisiyle devam eden hayatının sonucunda yazarın ölümü de farklı olmuyor. 1941 yılında, ceplerine taşlar doldurduğu kabanını giyerek evlerinin yakınındaki nehirde intihar ediyor.
Bu olayların, yazarın Deniz Feneri eseriyle bağlantılı olduğunu da belirtmek gerek. Zira, bazı kaynaklara göre eser, yazarın otobiyografisi. Woolf, kitabı çoğunlukla çocukluk anılarına dayanarak yazmış. Hatta garip bir şekilde; yazarın bu kitapta kurduğu şu cümleyle ilerideki ölümüne dair bir gönderme yaptığı belirtiliyor:
"Kendini dışarıdan görülebilecek şekilde koyvermemişti. Üzerinde durduğu tahta şeritten insanı yok eden sulara atladığını gören olmamıştı."
Eser, Londra' da yaşayan sekiz çocuklu Ramsay ailesinin ve arkadaşlarının İskoçya' da birlikte geçirdikleri tatili, ailenin en küçük çocuğu olan James' in deniz fenerine gitme tutkusunu ve bu tatilden sonraki on yıllık süreçte ailede yaşanan değişimleri anlatıyor.
Bay Ramsay; ilgi meraklısı, kitaplarda yaşayan ve sanki etrafına huzursuzluk vermek için var olan bir baba. Bayan Ramsay ise, kendini eşinden aşağıda gören, deyim yerindeyse eşine tapan, her şeyi kontrol altında tutmak isteyen, amacı eşini ve çocuklarını mutlu etmek olan bir anne. James ise, babasıyla ilişkisi hiç iyi olmayan (hatta kitapta bir kaç yerde babasını bıçakladığını hayal ediyor) ama annesine bağlı bir çocuk. Ve bu ilişki ağı arasında yerini tam bulamamış aile dostu ressam Lily.
Woolf, oluşturduğu bu karakterlerle aile ilişkilerine, o dönemin kadınının kendini toplumda yerleştirdigi konuma, kuşak çatışmasına ve insanların dönemsel bakış açılarına dair detaylı tahliller yapıyor.
Kitap üç bölümden oluşuyor. İlk bölümün okuması biraz yorucuydu. Karakterlere ve kurguya alışmak zaman aldı. Sonraki iki bölüm nispeten daha akıcıydı.
Kitabı okumayı düşünenlere tavsiyem, olay örgüsü yönünden fazla bir beklentiye girmemeleri. Çünkü kitapta; olaylardan çok, kişilerin iç dünyalarının ve mekanların tasvirine yer verilmiş. Ayrıca, geçmiş ile geleceğin, hayal ile gerçeğin zaman zaman yer değiştirdiği bir eser.
Zor bir okuma olmasına rağmen tavsiye ederim. Keyifli okumalar.
Deniz FeneriVirginia Woolf · Karbon Kitaplar · 20195,8bin okunma
·
1 artı 1'leme
·
189 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.
