Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Birçoğumuzun yaşarken yapılmış otopsisi...
Hatırlamanın sancıttığı bir yer var insan zihninde, sanki bilincindeki nasırın üzerine basan bir ayak kadar sert ve hırpalıyor her yeni hatırlamayla. Ama diğer taraftan terk edilmişlik, dağılmışlık, yıpranmışlık gibi kötü ve depresif duyguları çağrıştıran hatırlama hallerinin önemli olumlu yönleri de var. Çünkü insan ruhu, en çok kendi haline kaldığında yaşanmışlıklarındaki iri taneli lezzetleri yeniden hatırlayacağı zamanlara yolculuk yapıyor. Tabi hatırlamak her zaman zihne iyi gelmeyebilir. Barthes’in; “canlı kalmanın koşuludur bu; öyle ya, unutmasaydım, ölürdüm. Arada bir unutmayan kişi ölçüsüzlük, yorgunluk ve bellek geriliminden ölür” cümlesi birçoğumuzun yaşarken yapılmış otopsisi gibidir sanki. İnsan sadece kötü anılarının değil, bazen iyi anılarının da iplerini çözmeye, hep hatırlamaya değil de biraz unutmaya gönüllü olmalı. Çünkü yeni günde yaşanacak her bir yeni mutluluk, eski güzel zamanlarla kıyaslanarak örselenip azımsanabiliyor o hatırlananlara bakınca.
··1 alıntı·
3 artı 1'leme
·
9,9bin görüntüleme
Suna okurunun profil resmi
Unutmasaydım ölürdüm sanıyor insan sonra kabulleniş geliyor. İyiki geliyor yoksa hayata yeniden adapte olunmuyor. Ne kadar güzel ifade etmişsiniz kaleminize sağlık.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.