Gönderi

Kod Adi: Bahtiyar
Geçiyor önümden, sirenler içinde, Ah, eller üstünde, Çiçekler içinde. Tabutunda mor dağların büyüsü, Dudaginda yarim bir sevdanın hüznü; Aslan gibi göğsü, türküler içinde. Rastlardım avluda, hep volta atarken, Cigara içerken Yahut coplanırken. Sırtını duvara verip öyle tünerdi. Kimseyle konuşmaz, dal gibi titrerdi; Çocukça sevdigi çiçeğini sularken. Diyarbakır'lıymış, kod adi: Bahtiyar. Suçu saz çalmakmış, öğrendiğim kadar. Beni tez saldılar, o kaldı içerde Çok sonra duydum ki Yozgat’ta sürgünde. Ne yapsa, ne etse, üstüne gitmişler; Mavi gökyüzünü ona dar etmişler. İki dişi de kırıkmış öldügünde. Gazetede çıktı üç satır yazıyla; Uzamış sakalı, Ve çatlamış sazıyla. Birileri ona "ölmedin" diyordu, Ölüm ilanında kan gülüyordu. Yüz-yüzeydim, bir devrim enkazıyla. Geçiyor önümden, gül yüzlü Bahtiyar. Yaralıyım, yerde kalan sazı kadar.
Sayfa 118 - Anka Yayınları 7.Basım Ağustos 2002Kitabı okudu
·
66 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.