Gönderi

Üzerindeki göğü yılmaz bir şekilde gözleriyle taradı ve sonsuza kadar tepelerine gerilmiş olan gök kubbenin, "burada her şeyin yazılı bir sonu var" düsturuna göre kendileri için bir yerlerde -ne kadar uzak olursa da olsun- gene de sonunun geleceğini düşündü. "Tıpkı bir ağıla doğar gibi doğduk bu dört yanı çevrili dünyaya ve tıpkı kendi pisliğinde ağnayan domuzlar gibi en sonunda besleyici memeler etrafındaki itiş kakışın, yem teknesine çıkan çamurun içindeki bitmez tükenmez yakın dövüşün ya da günbatımında uyuyacak yer için tepişmenin nedenini biz de bilmiyoruz," diye düşündü hala uğuldayan beyniyle.
Sayfa 174Kitabı okudu
17 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.