“O zamanlar tüm insanlığı düzeltmek, tüm kusurları ve insani üzüntüleri yok etmek olası bir şey gibi görünüyordu; kendini düzeltmek, tüm erdemleri benimsemek, mutluluğa erişmek de oldukça rahat ve basit geliyordu.
Ne var ki gençliğin bu soylu hayalleri gerçekten de gülünç birer heyuladan mı ibaretti, gerçekleşmemelerinde payı olan birileri mi vardı, yalnızca Tanrı bilir…”