Gönderi

Evet Yılmaz Güney iyi bir öğretmendi.
Meslektaşımız Yılmaz Güney’i unutmayacağız. Öğretmen olduğumuzu bilenler şimdi, “Bu da nereden çıktı? Biz sizin öğretmen olduğunuzu bilirdik ama artist olduğunuzu bilmezdik” diyecekler. İlk bakışta haklı bir sorudur bu. Oysa temelde yanlıştır. Çünkü biz Yılmaz Güney’le artistlikten değil, öğretmenlikten meslektaşız. Evet Yılmaz Güney iyi bir öğretmendi. Hem de öğretmenlik yaptığı okulun dersliği duvarlarla çevrili değildi. Alabildiğine geniş, içine genç, yaşlı, kadın, erkek, kara, sarı demeden her cins ve her boyda insanı dolduran bir derslik... Güney, çekirdekten yetişme bir öğretmendi. Geniş halk kitlelerinin eğitimi gibi ağır bir görev üstlenmişti. İlkin bilmeyerek sonra bilerek sarıldı işine. Gün geçtikçe işinin ehli olmaya başladı. Sesine ezilenler kulak verdiler. Ezilenlerin içinden geldiği için onların dilinden anlıyordu. Teker dönmeye, döndü geometrik bir artışla ivmeye durdu. Bu durum kendi iç çelişkisini birlikte getirdi. Işıttıkça yanıyordu. Hakim sınıfların giyotini işledi sonunda.
Sayfa 14 - Dönüşüm Yayınları
·
28 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.