Gönderi

(..) Sovyetlerin, Fuzüli'nin heykelini diktiğini, ya da Şeyh Şamil'in evini müze yaptığını duyduğunuzda yanlış bir yorumla şaşkınlığa düşmeyiniz. Fuzüli'yi yetiştirmiş bir milleti esir halinde tutan, Seyh Șamil'in halkına ibadetlerini açıkça yapma hakkını bile çok gören zalim bir zihniyetten onların büyüklerine bir sevgi ve saygı beklemek saflık olur. O halde nedir o heykel ve müze? Zaferleri unutulmasın diye dikilen anı ișaretleri. Halkların șuuraltlarına aşağılık duygusu aşılamak için onların değerlerine istenildiği gibi el koyma ve kutlu hâtıralara süfli maksatlarla tasarruf niyetinin eserleri. Yalnız, insanları değil, onların kutlu bildikleri anılarını da tutsak gibi kendi çıkarı uğruna harcama girişimi. Bir de Osmanlilar, hatta eski uygarlıklara bir bakılsın. Islâm Uygarlığı ve onun son varyasyonu olan Osmanlı Uygarlığı da, daha da bilinçli olarak, önceki bütün uygarlıkların öz değerlerini kendi yaşamına katıp devam ettirmişti. Bunun içindir ki, Osmanlılar Ayasofya'yı müze yapmayıp cami yapmişlardi. islâm Uygarlığının savaş tarihinde ne Kartaca, ne de Inka Uygarlıklarının tahribi gibi kara bir sayfa bulunur. Tam tersine, Yunan ve Roma uygarlıklarından devamı insanlık için yararlı olan bilgi, düşünce, kurum ve eserlerin bünyeye mal edilerek yaşamaları sağlandığı görülür hemen ilk incelemede, ilk bakışta.. (..) İslam, Uygarlığın ne mezarkazıcılığını, ne mezarlık bekçiliğini kabul edecek bir ruhtafır. O, Uygarlık dirilticisidir, Uygarlık öldürücüsü değil...
Çağ ve İlham 3
Çağ ve İlham 3
··
1 artı 1'leme
·
137 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.