Gönderi

kırmızı mercan gürültüsü
hummalı birer mevsimdir oysa hayatlarımız bir bir sönerken zaman yorgun yüzlü akşamlar gibi çökerim hergün dizlerimin üstüne ne kadar iyi ağırlasam da kendimi dünya denen pencerede yine de kıramaz bir anne; bir çiçeğin kalbini bile. ... çok kereler tedirgin yanlarımdan olma bir orduyla baktım toprağa yavuz bir arkadaştı ölüm kelimeler tarandım anlaşılmasın diye acemiliğim bazı raflarda bilmemiştim oysa ölümün yakama konmuş bir gül olduğunu. ... ben uzun bir yoldan gelmiş gibi öyle cömert bakarım ki suya hatırımın sayıldığı kıyılara bir tek gemi bile yanaşmaz hıncımdan ayak seslerim kırmızı mecan gürültüsü savrulur taşlıklara sere serpe ki insan sadece insan mı yoksa ne; bir tek göğü mezar edinen kendisine.
Sayfa 15 - selam yıldırım kıldanKitabı okudu
·
18 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.