Mehlika...
Bir ses daha duymaya tahammülüm yok bu aralar
Senden başkasını da almıyor zaten içim
Ama biliyorum içimde taşırken bile seni, yanımda değilsin
Hep seni kollayan, giderken ardından bakan ben oluyorum
Ben yine mahzunum, ben yine mahcup Ve ben hep sana muhtacım Mehlika anlıyor musun? Gözlerinle ördün gönlüme hasret ağlarını Ne ben çözebildim, ne sen çözdün sırlarını Olur da bir gün okursan bu şiirden sancılarımı Pırıl pırıl gözlerine düşerse gözlerim, merak etme Merak etme sevgilim, sana en güzel rüyalarla gelirim
Söylemiştim daha önce sağlam kaleler içerisinde değilim
Çekseler gelir, itseler düşerim aslında biliyor musun?
İsterim ki senin gözlerinden göreyim hayatı
Yeşili, maviyi, gök kubbeyi ve en çok da kendimi
Sahi beni görüyor musun sevgili? Artık yokuşları çıkamıyorum
Bu dermansızlığın yaşımla yok bir ilgisi biliyorum
Ne olur beni anla, damla damla tükeniyorum
Seni başkalarının mısralarında okurum diye çok korkuyorum
Ah benim canım, iki gözüm, olmasa da tahtın, sultanımsın🖤
Huzur ellerinin güzelliğidir
Gözlerin karşımda bir mutluluk denizi
Her sabah soframızda ekmeğimizi
Sen bölsen yeter.
Duymasa da hiç kimse şair gönlümün
Sende karar kıldığını
Ve içimin şerha şerha yarıldığını
Sen bilsen yeter.
Fosforlu ve derin bakışlarına
çağlar boyu nice destanlar yazılmış
oysa ben görülmedik bir lale yaprağına
gökleri kıskandıran bir destan yazıyorum
gözlerin değişip kaplasın karanlığı
bütün ufukları sarsın gözlerin
gene de hep bende kalsın gözlerin