İkisinde de çok haklı olarak tedirginlik duygusu doruktaydı. Bir tek ben önünden geçtiğimiz görkemli meşenin büyüsüne kapılmış, geceyarısı incin top oynayan karanlık kıyı şeridin deki yolun bir noktasında kaybolmuş olduğumuzu unutmuştum. O sırada sisin yoğunluğu iyice arttı. Sessizliğin ortasından yürürken dermeçatma bir iskeleden kalkmak üzere olan yolcu vapurunun ışıkları sisi deldi. "Benim biletim var" diye koşmaya başladı Mim Kaf. Asaf yetişemedi ona, arkasından suya atladı. Ben oracığa çömeldim, beklemeyi yeğledim, sis dağılacaktır diye aklımdan geçirmiştim.