Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

120 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Ferenczi’nin 11 kardeşi vardı ve babasını çok erken yaşta yitirdi. Ferenczi’nin tezinin önemli bir kısmını bu çekirdek aileye dayandırdığı söylenir. Daha sonradan Ferenczi’nin hocası olan Freud, onun “baba saplantısından” bahsetmiştir. Ferenczi, psikanalizin kişiyi kendini tanımasına engel olan ön yargılarından uzaklaştırmasına imkan tanıyan bir süreç olması gerektiğini ileri sürmüştür. Yetişkinler hep çocukların kendilerine uyum sağlamaları gerektiğini düşünerek çocuk yetiştirirler. Ferenczi bu durumun tam tersi olması gerektiğini öne sürüyor. ''Anne-baba ve çevre çocuğa uyum sağlamalıdır. Çocuk yetiştirmekteki yanlışlıkların ''yetişkinlerin kendi çocukluklarını unutmaları'' olduğunu belirtiyor. Çocuğa verilecek gerçek bir eğitim nevrozların önünü büyük ölçüde azaltır fikriyle yetişkinliklere çocuk yetiştirirken yaptıkları yanlışlıkları gösteriyor. Geleneksel eğitimin ''içedönük bir körlük'' sağladığını gerçek eğitimin ise içedönük bir bakışla sağlanacağını belirtiyor. Bu durumda '' pedagojik hipnoza neden oluyor.'' Bunun da ''bilinçdışının zincirleme akışının bilince taşınması'' şeklinde eğitimin sağlanması ile olacağını söylüyor. Bebeğin tüm güçlülüğünden yola çıkarak gerçeklik ilkesini, çocuğun üstben gelişimi ve ailenin bu evrede yapması gerekenleri, Otto Rank'ın doğum travmasının eleştirisini,
Doğum Travması
Doğum Travması
anne karnındaki bebek ve doğum sonrasında bebeği, tuvalet eğitimindeki çocuktan, takıntının yorumlanmasını, çocuğun cinsel ilgisine ve bu evrede ailenin nasıl davranması gerektiğini, yetişkinin kendi psikolojisini çocuğa nasıl yansıttığını oldukça sade şekilde anlatmış. Kişinin narsisistik olarak yaralanması ''ben bütünlüğünün darbeler alarak delikler oluşturmasına'' neden olur. ''Kişiliğin bölünmesi'' ile sonuçlanan bu durum kişinin beni içinde farklı bir ben yaratır. Ferenczi'nin Küçük Horoz Adam diye adlandırdığı vakasında Arpad'ın aldığı cinsel yaranın öncesinde aile tarafından gelen ''hadım edilme tehditinin'' sonuçlarını ve ''saldırganla özdeşleşme''yi görebilirz. Freud'un
Totem ve Tabu
Totem ve Tabu
adlı eserindeki gibi, totem hayvanıyla özdeşleşme ve duygulanımının yer değiştirilmesiyle yine Freud'un
Küçük Hans
Küçük Hans
örneğiyle karşılaştırılabilecek olan bir ''pozitif totenizm'' örneği görülebilir. Yetişkinin psikopatolojisini çocuğa yansıtmasının, çocukta kafa karışıklığı, kendi algılarına ve kendine güvenin kaybını ve kişiliğin parçalanmasına (farklı ben parçalanmaları) neden olduğunu ve özellikle travmatik şokun ''ensest''şeklinde gelmesinin yıkıcı sonuçlara neden olacağını belirtiyor.
Cinsellik Üzerine
Cinsellik Üzerine
eserinde Freud'un tezinden yola çıkarak Ferenczi; ebeveynlerden gelen tutkulu ve sert cezalarla çocuktaki acının hipnotize edici ve dehşeti yaşatan etkilerini anlatıyor. Kitaptaki ifadelerle: “Çocuklar fiziksel ve ahlaki açıdan kendilerini çaresiz hissediyorlar, kişilikleri hala sadece düşüncede dahi olsa protesto etmek için çok fazla konsolide değil, yetişkinin ezici gücü ve otoritesi onları dilsiz hale getiriyor, hatta çoğunlukla duyudan mahrum ediyor. Ancak aynı korku, doruğa ulaştığında, otomatik olarak onları kendilerini unutup saldırgan ile tam olarak özdeşleşmeye, istediklerini tahmin etmek ve bunlara uymak için saldırganın iradesine teslim olmaya zorlar.” Kitabın çevirilerinde hatalar oldukça göze çarpıyor. Buna rağmen psikanalizle ilgilenen herkesin kitaplığında olması gereken bir eser olduğunu düşünüyorum.
Yetişkindeki Çocuk
Yetişkindeki ÇocukSandor Ferenczi · Cem Yayınevi · 201432 okunma
··
299 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.