Gönderi

Ya da Tanrı bizimle eğleniyor
Eğer Tanrı en kötü ve en bayağı şeylerin dünyaya musallat olmasını istememiş olsaydı hiç kuşkusuz elini kaldırır, bütün bu alçak ve iğrenç şeylerin tümünü dünyanın sınırlarından sürüp çıkarırdı: çünkü hangimiz Tanrısal iradeye karşı koyabiliriz? Bir günah İşlendiğinde mücrimlere onu işleyecek gücü veriyorsa eğer, suçların Tanrı'nın iradesine karşı işleneceğini nasıl varsayabilir? Ama eğer bir kimse Tanrı'nın iradesi olmadan bir kusur işleyebiyorsa o zaman Tanrı kendisine karşı gelen ve bunu işleyecek güce sahip olan insandan daha zayıftır. Buradan anlaşılır ki Tanrı dünyayı var olduğu şekliyle istemiştir, çünkü eğer daha iyi bir dünya istemiş olsaydı daha iyisine sahip olurdu.
Sayfa 130Kitabı okudu
··
6 artı 1'leme
·
2.023 görüntüleme
Murat TEMUR okurunun profil resmi
Bazen ben de aynı şeyi düşünüyorum. Tanrı bizimle eğleniyor mu acaba? Küçükken sıkılınca karıncalarla oynardım. Askerlerim yapardım onları, yuvalarının yakınına buğday döker taşımalarını izlerdim, reçel ve bal döker gelmelerini beklerdim, canım sıkılırsa roket düşmüş gibi yapar ve öldürürdüm onları yani savaştırırdım. Ölüm ve yaşam, kötülük ve merhamet arasında tercihler yapar, eğlenirdim. Tanrıları olurdum adeta. Tanrıların da mı canı sıkılıyor acaba? Bu yüzden miydi her şey? Eğlenmek için mi?
Begüm okurunun profil resmi
İnançlıların inandıkları Tanrı zannettikleri kadar merhametli değil demek ki
MR. SELEUKOS okurunun profil resmi
Bazen bizim mutluluğumuzu kiskandigini düşünüyorum...
Orhan Aksoy okurunun profil resmi
Bir ressam düşünün ki her isteyen için tablolar çiziyor ve diyor ki, " Yazıp çizmek benim tasarrufumda olan birşey. Ne dilersen onu çizerim ama çizdirdiğin şey benim sanatıma uygun ve beni de memnun ederse ne ala, yok çizdirdiğin şey benim kudret, sanat ve ilmime layık değilse çizdirdigin şey nedeniyle seni cezalandırım." Bu dahi Bismillahirrahmanirrahim in anlamıdır. Şöyle ki, yaratmak O'na mahsustur ve o cinleri ve insanları kendisine kul olarak yaratmıştır. Yani yaratanın vazettigi şeriata uygunluk içinde bir hayat sürmeleri şartıyla yaratmış ve onların istediği şeyleri yaratmayı da ister meşru ister gayrı meşru olsun yaratmayı vadetmistir. Meşru olan O'nun adıyla onun rızasına uygun olduğu cihetle yaratıldığı için yaratan bu nedenle ayrıca mükafatlandırıyor ama meşru olmayan bir şey yarattığında ise bunu talep edenin talebini yerine getirse de ezeli şeriata uygun olmayan birşey yaratılmasına neden olan kişiyi ikab edip cezalandırıyor. Bu dahi yaratanın ihtyar sahiplerine adaletidir. Çünkü yaratan herşeyi kendi ihtyarina göre yaratsaydı cuzzi irade ve sorumluluk söz kunusu olmazdı. Madem yaratmış ve yaratılanlarin dahi istediği şeyleri de yaratmayı dilemiş işte bu iradeye karşı adalettir. Ama mutlak adalet kâinatta caridir. Yani madem beni ve istediklerimi yaratacaksin o halde ne istersem isteyeyim, bu, benim için meşru ve mubah olsun denemez. Bir evlat ebeveynlerine ben istediğim gibi yaşayacağım velev ki beni dünyaya siz getirmiş olsanız da diyemez. Çünkü sahiblerin (Rab veya İlah) hukuku mutlaktır.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.