Gönderi

Don nehrinin öbür tarafından beyaz şimşekler çakıyordu. Razmyötnov'un neşesiz, soğuk gözleri ise artık aşağıya, o yürekten bağlı olduğu küçük mezarın çökmüş kenarına değil, öbür tarafa, görünmeyen ufuk çizgisinin berisinde birden göğün yarısını kızıl bir alevle aydınlatıp uyumak üzere olan doğayı yeniden uyandırarak, tıpkı yazın en sıcak günlerinde olduğu gibi coşkun, aynı zamanda ihtişamlı bir güzellik içinde patlak veren yılın son fırtınasına bakıyordu.
Sayfa 519Kitabı okudu
·
38 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.