Gönderi

Güzel Sanatlar Kurulu’na bir güvercin başkan olmalı
Otel, banka, okul, iskele, şimdi dışarıdan minaresi ve içeriden minberi eksik birer cami karikatürüdür. Bu biçimde yapı yöntemine mimarlarımız ‘Türk Mimarlığı’ diyorlar. Gerçekten bu çirkin taş yığınları Türk Mimarlığı mıdır? Öyleyse güvercinler niye bu mimarlığı bir türlü sevmiyorlar? Çini gibi, doğu mimarlığının bütünleyicisi olan güvercinler, gökyüzünün her köşesinden üşüşerek, kubbe ve minare olan yerlerde küme küme toplanırlar. Sinan’ın en gerçek tutkunları, şadırvanlar çevresinde fıskiye serpintileri ve sulardaki gökkuşakları içinde oynaşan bu lacivert kanatlardır. Oysa güvercinler, ne yabancı banka yapılarının düzmece arabesklerine, ne de vakıfların hanlarıyla gemi iskelelerinin kubbelerine ve süslü saçaklarına aldanıyorlar. Düyun-u Umumiye’nin damları üstüne bir güvercinin konduğunu daha kimse görmemiştir. Güvercin, şaşılacak bir anlayışla, usta Sinan ve Kasım’ı beceriksiz öykünmecilerinden ayırmakta hiç duraksama göstermiyor. Büyük mimarlarımızın kimi düşünceleri danışmaları için, Güzel Sanatlar Kurulu’na bir güvercinin de üye seçilmesi acaba uygun olmaz mıydı?”
Ahmet Haşim
Ahmet Haşim
·
35 görüntüleme
ha okurunun profil resmi
Ruhlar gitti, ama şükür ki kuşlar hala konuyor.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.