Gönderi

Geriye dönüp baktığımızda, Kadızadeliler ya da mütesennîler, duyularla yaşanan deneyimlerin bilgikuramsal düzeyde ciddiye alındığı ve insanın ahlâken kendini arındırıp tanrısal olana bu dünyada erişebileceğine inanan mükâşefeci tasavvufun kenara itilmesiyle, insanın bu dünyada kemale ermesi ihtimalini yok sayacak kadar insana güvenini yitirdiği için onu terbiye etmenin tek yolunun sıkı kurallarla onu çembere almaktan geçtiğine inanan ve bu kuralları meşrulaştırmak adına metinsel akılcılığı merkezine alarak hizalanan modern İslâm’ın, tabiri caizse, en şiddetli sahnelerine odaklanan kısa bir fragmanı gibi görünüyor. Bu türden bir İslâm anlayışının da, yeniçeriler gibi olası toplumsal muhalefet odaklarını disiplin altına almayı amaçlayan siyasi projelerle birlikte saf tutması ve kendisini o türden projelerin hizmetine vakfetmesi elbette şaşırtıcı değil.
·
12 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.