Gönderi

...sağlıklı sınırları içinde âşık olduğumuz zaman, sevgi nesnemize kendi benliğimize davrandığımız gibi davranırız. O nedenle âşık olduğumuz zaman, önemli ölçüde narsisistik libido nesneye akar. Aşki seçimlerimizin birçoğunda nesne, kendi benlik idealimizin bir ikamesi gibidir. Aşık olduğumuz nesneyi, kendi benliğimizde ulaşmak istediğimiz ve şimdi narsisizmimizi doyurmaya yarayacak olan bu özelliklerinden dolayı severiz. Ancak aşkta ölçü kaçtığında, yani aşk nesnesi idealleştirildiğinde, doğrudan cinsel doyumu talep eden dürtüler tümüyle arka plana atılır. Benlik daha alçakgönüllü bir yere konulurken, nesne gitgide yüceltilir. Bu, benlik libidosunun, yani narsisistik libidonun tamamı elden çıkıncaya kadar devam eder. Sonunda nesne benliği tüketir. Aynı çerçevede, benliğin nesneye bu adanışı neticesinde, benlik idealine yüklenen işlevler de tümüyle işlerlikten kalkar. Bu kurumun yapabileceği her türden eleştiri susmuştur. Nesnenin yaptığı ve istediği her şey doğru ve kusursuzdur. Nesne uğruna yapılmayacak hiçbir şey yoktur. Aşkın gözü iyice körleşmiş ve vicdan devre dışında kalmıştır. Ölçüsüzlük suç derecesine varabilir. İşin özeti şudur: Nesne, benlik idealinin yerine konmuştur.
Sayfa 94 - Bağlam Yayınları
·
55 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.