Gönderi

Gülme İşi
Bergson komik düşüncesini hiçbir kesin tanımla sınırlamak istemediğini, komiği canlı bir şey olarak ele almayı dilediğini belirtmiş, bununla beraber nelerin gülünç olabileceğini saptamaya çalışmıştır. İlk gözleminin sonucunda, insanlık dışında hiçbir şeyin gülünç olamayacağını söyler. Gülünçlük, nesnenin kendisine özgü niteliğinden gelmemekte, insanın o nesneye verdiği kalıptan, ya da onu kullanma biçiminden doğmaktadır. Burada önemli olan, insanın o nesneye nasıl yönelmiş olduğudur. Nesnelere kayıtsızlık ve duygusuzlukla yönelinmişse, o nesneler komik görünür. O halde gülünç, duyguya değil, zekaya seslenmektedir ve konusuna uzak açıdan bakmaktadır. Ancak gülme toplumsal bir tavırdır. Kişi tek başına değil, başkaları ile birlikte güler. Kişinin zekası ile ilişki kurmuş, konusunda sanki gizli bir anlaşmaya varmış gibidir.
Sayfa 202
·
9 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.