Gönderi

Sessizlik hâkimdi odanın içinde, derin ve soluksuz. Yaşamın her anında insanı zihniyle meşgul edip ve sonunda kendisine yabancılaştıran o sessizlik... Zaten her uyanış, uzaklara gönderilmiş bir yolcunun dünyaya yaptığı dokunuşlar ile kendisini tanımlamaya çalışması değil miydi? Bazen bu tanımlamalar bizi toplumun bir parçası haline getirip herkesleşmeye doğru yapılan ilk adıma götürürken bazen de insanı taklit etmiş olduğu bedene sokarak özbenliğini, saflığını unutturup acı çekmeye başlatırdı. 'Yerleşik Çağın Sancısı' olarak adlandırdığımız bu acıyla çırılçıplak kalır, yalnız yabancılaşırsın; kendine, yaşadığın topluma, gözlerini açtığın dünyaya ve hatta sonbahar yağmurunda yapraklarını döken ağaca.
Sayfa 35 - fihristKitabı okudu
·
60 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.