"Rendekår doğru mu söylüyor? Düşünüyorum, öyleyse varım. Oldukça makül. Fakat bundan tam tersi bir sonuç, varolmadı ğım, bir düş olduğum sonucu da çıkar: Düşünen bir adamı düşü nüyorum. Düşündüğümü bildi ğim için, ben varım. Düşündüğü nü bildiğim için, düşlediğim bu adamın da varolduğunu biliyo rum. Böylece o da benim kadar gerçek oluyor. Bundan sonrası çok daha hüzünlü bir sonuca va- rıyor. Düşündüğünü düşündüğüm bu adamın beni düşlediğini düşlüyorum. Öyleyse gerçek olan biri beni düşlüyor. O gerçek, ben ise bir düş oluyorum."Kapı kırıldığında Uzun İhsan Efendi kitabı kapadı. Az sonra ba- şına geleceklere aldırmadan kafasından şunları geçirdi: "Dünya bir düştür. Evet, dünya... Ah! Evet, dünya bir masaldır."