Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

112 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
26 saatte okudu
KIPKIRMIZI BİR PAZARTESİ
YouTube kitap kanalımda Kırmızı Pazartesi kitabının da içinde bulunduğu kitaplık turu videomu izleyebilirsiniz: ytbe.one/yf0me602lnY Ana baba bacı kardaş dar günümde el olur Namus belasına kardaş döktüğümüz kan bizim. Acaba Gabriel Garcia Marquez 1981 yılında Kırmızı Pazartesi'yi yazarken, Cem Karaca'nın 1968 yılında Namus Belası adı altında çıkardığı şarkıyı mı dinliyordu? Türkçe'de "üzerine ölü toprağı serpilmiş gibi" diye bir deyim vardır bu kitabın sonuyla ve kendisiyle tam olarak uyacak şekilde. Peki Santiago Nasar'ın üstünde bulunan bu toprak, geleneklerin topluma dayatmasının kapalı bir kişileştirmesi miydi? Kitabın ilk cümlesinden beri haberi verilmiş bir cinayetin faili somut bir kişi yerine soyut sosyolojik olgular mıydı? Ya da kitabın 34. sayfasında geçen hastaların başında bekleme, ölüm döşeğinde olanlara güç verme, ölüleri kefenleme sanatında olan ustalıkların hepsinin birer amacı mı vardı? Bazen kaderimiz bizleri görünmez kılar. Her ne kadar namus cinayetleri olmasa da daha başından beri ölecekleri ya da zarar görecekleri haber verilmiş olan Aylan Kurdi ya da Ümran Dakneş'e yapılanlar konusunda, Santiago Nasar'ın cinayetinin bir türlü engellenememesi gibi bir umursamazlıklar zinciri mi söz konusuydu? Çünkü onların bu kadar görünmez olmalarını umursamazlıklardan başka bir şey sağlayamazdı sanırım. Biz işimizi en iyi geleneklerin topluma dayatması mevzubahis olduğunda yaparız. Toplumsal sınırlandırmalar ve ölümlerin kanıksanacak seviyeye kadar gelmesi Marquez'in çevresi kadar bizim yaşadığımız yer olan Ortadoğu'nun da ortak derdi. Öyle ki 73. sayfada da geçtiği gibi Güney Amerika ülkelerinde Ortadoğu'dan göçen Arap kökenlilere Türk gözüyle bakılır. Yani sen bir Kolombiya hostelinde eski bir gramofondan Sade'nin Hang on to Your Love şarkısını elinde Bourbon'unla sallanan sandalyende dinliyor olsan da Türksün, İsveç'te kayak malzemesi satın alırken kulağında viking metalgillerden Amon Amarth dinlerken keçi sakalını kaşırken de Türksün. Sen Türksün yani kısacası. Toplumsal sınırlandırmalara, sınıflandırmalara, adetlerin vahşi sonuçlarına, Santiago Nasarcıl cinayetlere en alışık toplumlardan birisin. Kırmızı Pazartesi değil kıpkırmızı haftalarımız oldu bizim de bu ülkede. Sadece haftanın tek günü değil, bazen haftanın her günü uğraşıyoruz ölümlerin önüne geçememelerimizle. Sırf bundan dolayı da ülkenin adını değiştirebiliriz Kırmızı Kader ile.
Kırmızı Pazartesi
Kırmızı PazartesiGabriel Garcia Marquez · Can Yayınları · 202177,5bin okunma
··1 alıntı·
13,8bin görüntüleme
Kerem Safa okurunun profil resmi
Araplara Türk denmesinin sebebi, sizin bahsettiğiniz konudan çok uzak. Yoksa Araplar sizin bahsettiğiniz konularda bizden çok daha kötü durumda. Araplara Türk denmesinin hatta neredeyse tüm müslümanlara Türk denmesinin sebebi Osmanlı ve islamın uzun yıllar birlikte olması, belki tek temsilcisi olmasıyla alakalı bir durum
Bu yorum görüntülenemiyor
Rumeysa Kara okurunun profil resmi
Bugün Cem Karaca'nın Namus Belası şarkısını dinleyip etkilenmiştim. Ve aynı zamanda bu kitabı okumaya karar verdim .Sizin yazdıklarınızla denk düştü ☺️ Güzel bir yorum olmuş teşekkürler .
NigRa okurunun profil resmi
Oğuz yine harika bir inceleme yazmışsın. Ellerine sağlık.
Oğuz Aktürk okurunun profil resmi
Teşekkür ederim değerli Kevser, senin de yorumuna sağlık.
Fayhanktk okurunun profil resmi
Harika bir tahlil olmuş 👏👏👏
Murat çakır okurunun profil resmi
Cüneyt Arkın filminin son bölümünde söyleniyor bu müzik
Münzevi okurunun profil resmi
3 sene önce okumuştum ama incelemeni okuduğumdaki farkındalığı yaratmamış sanırım o zamanlar bende. Harika👍🏻🍀
Helin Hazar okurunun profil resmi
Kitap bana da Zülfü Livaneli'nin Mutluluk adlı eserini hatırlatmıştı.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.