Gönderi

Daha sonra, tarım yapan ve hayvan yetiştiren bu toplumlar, evcilleştirdikleri türleri, gezegenin (çalışarak işleyip yapaylaştırdıkları ve gitgide özgün, doğal yapısından farklılaşan) ekosistemlerin pek çoğunda geliştirirler.Predasyondan tarıma bu geçiş, bir başka deyişle Neolitik Tarım Devrimi, kuşkusuz V. G. Childe'in de vurguladığı gibi "insan ekonomisini dönüştüren ilk devrim"dir (Man makes himself). O halde başlangıçtan beri insan eliyle yapılan tarım, karınca ya da beyaz karınca tarımından farklı gelişmiştir. Aslında bitki ya da hayvan yetiştiren her karınca ya da beyaz karınca türü, anatomik araçların (alt çene ve ön ayaklar) yardımıyla hep aynı tarzda ve hemen hemen değişmeyen toplumsal bir düzene göre yetiştirdiği tek bir evcil türe bağlıdır. İnsan, doğrudan doğruya evrimin ürettiği bu bitki ve hayvan yetiştirici türlerden farklı olarak, tarımcı olarak doğmamıştır. Homo sapiens sapiens ortaya çıkığında, avcı-toplayıcıydı. Tarım ve hayvancılık uygulamaya başladığında doğada büyük bir olasılıkla evcilleşmiş hiçbir tür bulmadı, ama bunların büyük bir bölümünü evcilleştirdi. Aynı zamanda tarımsal çalışmaya uygun anatomik araçlara da sahip değildi, ama bunların her çeşidini, hem de gitgide daha iyisini üretti. Nihayet doğuştan sahip olduğu ya da sonradan kazandığı hiçbir bilgi, ona tarım yapma tarzını ve sanatını öğretmiyordu, ama gezegenin farklı ortamlarına uyum sağlamış olan ve gereksinmelerine ve avadanlığına göre değişen çok çeşitli tarım ve hayvancılık sistemleri yaratabildi.
·
32 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.