üreme özgürlüğünün en iyi savunması, dünyaya gelmenin ciddi zararlara sebep olup olmadığı konusunda makul anlaşmazlık olabileceği iddiasıdır. Eğer dünyaya gelmenin her zaman ciddi zararlara sebep olduğu görüşü konusunda makul bir anlaşmazlık olmazsa, üreme özgürlüğünün yasal bir hak oluşu da tartışmaya daha açık hale gelir. Kişisel özgürlüklere devlet müdahalesi konusuna şüpheyle yaklaşanlar bu durumdan kaygı duyacaklardır. Bu durumdaki tek teselli, liberal hükümetlerin böylesine bir yasak için kayda değer miktarda kanıt gösterilmediği sürece, üremeyi yasaklamak için acele etmeyecek olmaları. Hükümetler aynı zamanda üremeyi tümden yasaklamak istemeyeceklerdir, kişisel özgürlüklerin birçoğunun aksine bu konuda genel bir yasağın uygulanması çok düşük bir ihtimaldir.