Evlerindeki sessizliğe huzur denmezdi. Kupkuru bir sükunetin her yere sindiği tekdüze bir yaşamasızlık içinde her gün her şeyin aynı biçimde tekrarlandığı bir örnek günler geçip gidiyordu. Annesiyle babasının, varlığı en çok akşam yemekleri sırasın da hissedilen sıkıntılı bir yalnızlık içinde yan yana durmakta zorladıkları bu durumun adını ancak yıllar sonra koyabildi Tahir. O sıralar birçok çocuktan farklı olarak büyümekten anladığı anne babasının sözsüz bakışmalarının, seçilmiş sessizliklerinin ya da imalı sözlerinin ne anlama geldiğini sezecek duruma gelmesiydi yalnızca.