O yıllara dair sal ı iden de başka bir şey hatır l amıyorum. Hatır l adığım kadarının içine nüfuz eden, "Disney'in Harika Dünyası"nı seyrettiğim pazar geceleriyle bağdaştırdığım o melankolik ruh hali ise hi l lii belir gin bir yere sahip. Pazar kederli bir gündü; ertesi sabah okul olduğu için erkenden yatar, ödevlerimi yanlış yaptığımı zanneder, endişelenir dururdum. Ama Disneyland'in ışıl ışıl şatolarının tepesindeki gökyü zünde patlayan havai fişekieri izlerken daha büyük bir korku, okul ve ev arasında gidip gelen bu iç karartıcı hayata hapsolma korkusu beni yiyip bitirirdi; bu da bana müthiş bir keder içinde olmam için sağlam bir bahane verirdi.