Yozgatlı Müderris İhsan Efendi anlatıyor:
- "Bir gün Âkif Bey'le konuşuyorduk. kendine sordum: "Efendim kudret-i şairâne itibarıyla, Hâmid'le kendinizi nasıl bulursunuz?" Âkif Bey cevaben:
- "Hâmid'le benim aramdaki fark şudur: Ben yükseldiğimde Hâmid kadar yükselemem. Alçaldığımda da o kadar alçalamam!.."
Bence, "yükselemem" demesinde tevazû vardır. Âkif, Hâmid'den fazla yükselmiştir. Hâmid'de de îmân vardır. Fakat daha çok felsefî mülâhazalar, felsefî ilhamlar hâlindedir. Şüphelerle doludur. Kâfir denmez, münkir, mülhid denemz; fakat Hâmid'de şüpheler vardır...