Gönderi

Yüzük'ün Bulunuşu
2-Eğer karşılaştıklarında yüzük yanında olsaydı belki de Bilbo'ya hemen saldırırdı; ama yanında değildi ve üstelik hobbit elinde, kılıç gibi kullandığı bir elf bıçağı tutuyordu. O yüzden zaman kazanmak için Gollum Bilbo'yu bir Bilmece oyununa davet etti; eğer Bilbo soracağı bilmecenin cevabını bilemezse onu öldürüp yiyecekti; ama eğer Bilbo onu yenerse o zaman o da Bilbo'nun isteklerine boyun eğecek, onu bu tünellerden geçirerek dışarı çıkartacaktı. Karanlıkta bütün ümidini yitirmiş bir halde kaybolmuş olduğundan ve ne ileri ne geri kıpırdayabildiğinden, Bilbo Gollum'un oyun davetini kabul etti; birbirlerine birçok bilmeceler sordular. Sonunda zekasından ziyade (anlaşıldığı üzre) daha çok bir şans eseri, Bilbo oyunu kazandı; çünkü sonunda soracak bilmece bulamayınca ve eline de bulup unutmuş olduğu o yüzük gelince, bağırıvermişti: Cebimde ne var? Bu soruya Gollum üç cevap hakkı talep ettiği halde, cevap verememişti. Yetkililer'in sorulan son sorunun Oyun'un katı kurallarına göre sadece bir "soru" mu yoksa bir "bilmece" mi olduğu konusunda değişik fikirlere sahip oldukları bir gerçektir; fakat herkes, soruyu kabul edip bir cevap bulmaya çalıştığına göre, Gollum'un kendini verdiği sözle bağladığı konusunda hemfikirdir. Bilbo da onu, sözünü tutma konusunda sıkıştırmıştı; çünkü verilen bu tür sözler kutsal sayılsa ve eskiden en kötü şeyler bile bu sözleri tutmamaktan korksa bile bu yapışkan yaratığın sözünde durmayacağını tahmin etmişti. Fakat karanlıkta geçirdiği yüzyıllardan sonra Gollum'un gönlü de kararmıştı; gönlünde ihanet vardı. Gollum sıvışarak, Bilbo'nun varlığından haberdar olmadığı, karanlık sular üzerinde pek uzakta bulunmayan adasına dönmüştü. Burada durduğunu zannediyordu yüzüğünün. Artık çok acıkmıştı, kızgındı da; bir kez "kıymetli"sini alsa hiçbir silahtan korkmasına gerek kalmayacaktı. Fakat yüzük adada değildi; kaybetmişti, gitmişti. Acı ve tiz çığlığı neler olup bittiğini anlamamış olsa da Bilbo'nun tüylerini diken diken etmişti. Böylece sonunda Gollum bir tahminde bulunabilmişti, ama çok geçti. Cebinde nesi var? diye bağırıyordu. Hobbiti öldürüp "kıymetli"sine kavuşmak için bütün hızıyla geri dönerken gözlerindeki ışık yeşil bir alev halini almıştı. Bilbo tam zamanında gördü bu tehlikeyi; körükörüne sudan uzaktaki geçitlerden birine kaçtı ve bir kez daha şans eseri kurtuldu. Çünkü koşarken elini cebine sokmuş ve yüzük de parmağına geçivermişti. Böylece "hırsız" kaçmasın diye çıkışı kapatmak için onu görmeden yanından geçip giden Gollum olmuştu. Bilbo, kendi kendine konuşup "kıymetli"si hakkında söylenen Gollum'u yorgun argın izlemişti; sonunda bu konuşmadan Bilbo bile gerçekleri tahmin edebilmiş ve içine karanlıktan kurtulup kaçabilme ümidi düşmüştü: Bu olağanüstü yüzüğü kendisi bulmuştu ve orklarla Gollum'dan kaçabilirdi.
·
27 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.