Gönderi

Demek ki ahlâksız ve samimi bir dindarı ve ahlâklı bir ateisti savvur etmek mümkündür. Din, bilmek, kabul etmektir, ahlâk ise bu bilgiye istinaden yaşamak, onu uygulamaktır. Her alanda olduğu gibi burada da bilgi ile uygulama arasında bir ayrılık, bir tutarsızlık mevcuttur. Din, nasıl düşünmemiz ve nasıl inanmamız gerektiği, ahlâk ise neye meyletmemiz ve nasıl yaşamamız, davranmamız gerektiği sorusunun cevabıdır. Başka bir dünyanın var olduğu haberi, bu geniş, sonsuz vizyonla uyum içinde yaşama talebini de ihtiva eder. Fakat bu talep vizyonun kendisi değildir.
Sayfa 198
·
133 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.